“Uluslararası Hukuk Bağlamında Filistin” Konferansı Gerçekleştirildi

T.C. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi İdeal Medeniyet Hukuku Kulübünün organize ettiği “Uluslararası Hukuk Bağlamında Filistin Konferansı ve Forumu-4” programı, 18 Şubat 2025 tarihinde gerçekleştirildi.

Üniversitemiz merkez kütüphanesinde gerçekleştirilen etkinliğe; Rektörümüz Prof. Dr. Gülfettin Çelik, Denizli Milletvekili Av. Cahit Özkan, İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özcan Günergök, Genel Sekreter Yardımcımız Ali Polat,  akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Konferansın açılış konuşmalarını İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülfettin Çelik yaptı.

İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı, konuşmalarında Filistin’de yaşanan hukuki ihlallere dikkat çekerek, uluslararası hukuk mekanizmalarının bu tür krizlerde yetersiz kaldığını vurguladı. Suriye’de yaşanan insan hakları ihlallerinin de benzer şekilde uluslararası toplum tarafından görmezden gelindiğini belirten Şamlı, bu durumun hukuk sistemlerinin çifte standardını gözler önüne serdiğini ifade etti. Hukukun evrensel bir değer olarak herkes için eşit şekilde işlemesi gerektiğini dile getiren Şamlı, uluslararası kuruluşların Filistin ve benzeri krizlerde daha etkin rol almasının zorunluluk olduğunu söyledi. Konuşmasını, adaletin sağlanması için hukukçuların ve sivil toplumun daha aktif sorumluluk üstlenmesi gerektiğini vurgulayarak tamamladı.

İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı’nın konuşmasının ardından Rektörümüz Prof. Dr. Gülfettin Çelik katılımcılara hitap etti. Rektörümüz medeniyetlerin yükseliş ve çöküş süreçlerini ele alarak küresel güç dengelerinin değişkenliğine dikkat çekti. Sosyal bilimlerde ve ekonomi alanında sıkça bahsedilen tarihsel dalgalanmalar çerçevesinde Batı medeniyetinin günümüzde daralma dönemine girdiğini belirten Çelik, bu sürecin tarih boyunca birçok medeniyetin yükselme ve gerileme döngüsüne benzer şekilde ilerlediğini ifade etti.

Bu tür kriz zamanlarında farkındalık yaratmanın ve bireysel ile toplumsal inisiyatifleri harekete geçirmenin önemini vurgulayan Rektörümüz Prof. Dr. Gülfettin Çelik, içinde bulunulan dönemin, sadece belirli bir coğrafyanın değil küresel ölçekte tüm insanlığın geleceğini etkileyen bir süreç olduğunu belirtti. Filistin meselesinin yalnızca bölgesel bir sorun olmadığını küresel bir adalet meselesi olarak ele alınması gerektiğini dile getiren Çelik, tarihsel olarak büyük dönüşümlerin daralma dönemlerinde ortaya çıktığını ve bu süreçte hem akademik camianın hem de sivil toplumun daha etkin rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı.

Rektörümüz, mevcut uluslararası hukuk mekanizmalarının Filistin bağlamında etkinlik açısından yetersiz kaldığını belirterek, sadece kurumsal hukuk çerçevesinde değil, aynı zamanda bireysel ve toplumsal düzeyde sivil girişimlerin de devreye sokulması gerektiğini ifade etti. Küresel ölçekte farklı toplumların Filistin konusunda artan duyarlılığına dikkat çeken Çelik, özellikle sivil toplum kuruluşları ve bireysel inisiyatiflerin uluslararası alanda daha güçlü bir etki yaratabileceğini belirtti. Avrupa’dan Güney Amerika’ya kadar birçok bölgede sivil seslerin yükseldiğini hatırlatarak, bu tür girişimlerin desteklenmesi gerektiğini söyledi.

Son olarak  daralma dönemlerinde toplumsal farkındalığın artırılmasının önemine değinen Çelik, bu tür akademik toplantıların sadece yerel değil, küresel bir bilinç oluşturma açısından da kritik bir rol oynadığını ifade etti. Konferansın, uluslararası hukukun daha etkin işlemesine ve adaletin sağlanmasına yönelik akademik ve hukuki katkılar sunacağına olan inancını dile getirerek  programın düzenlenmesine katkı sunan tüm akademisyenlere ve katılımcılara teşekkür etti.

Etkinlik kapsamında üç ayrı oturum düzenlendi. “Uluslararası Hukukun Filistin ile İmtihanı” başlıklı ilk oturumda, uluslararası hukukun Filistin’deki gelişmelere yönelik işleyişi ve etkinliği tartışıldı. Konuşmacılar, uluslararası hukukun mevcut mekanizmalarının Filistin meselesine dair çözüm üretme kapasitesini değerlendirirken, hukukun tarafsızlığı ve uygulanabilirliği konusundaki tartışmalara da değindiler. Ayrıca, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşların Filistin konusundaki tutumları ve aldıkları kararların sahadaki etkileri ele alındı.

İkinci oturumda ise “Uluslararası Ceza Mahkemesi, Soykırım İddiaları ve Hukuki Sonuçlar” başlığı altında, Filistin’de yaşanan hak ihlallerinin uluslararası ceza hukuku çerçevesinde nasıl değerlendirildiği üzerinde duruldu. Özellikle soykırım iddialarının hukuki dayanakları, uluslararası mahkemelerde açılan davalar ve bu süreçlerin mevcut hukuki normlar çerçevesinde nasıl şekillendiği ele alındı. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) yetki alanı, geçmişte benzer davalarda alınan kararlar ve Filistin bağlamında yürütülen soruşturmalar, uzman hukukçular tarafından detaylı şekilde değerlendirildi.

Öğrenci Forumu oturumunda Hukuk Fakültesi öğrencileri, uluslararası hukukun Filistin sorununa yaklaşımı ve çözüm yolları üzerine fikir alışverişinde bulunarak akademik ve hukuki çerçevede analizler sundu. Oturumda Filistin’deki mevcut durumun hukuki, siyasi ve insani boyutları ele alınırken uluslararası toplumu daha etkin hareket etmeye teşvik edecek öneriler de tartışıldı.