İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sürdürülebilirlik Ofisi araştırma görevlileri Ayça Çelikbilek ve Furkan Eruçar ile Sürdürülebilirlik Topluluğu üyesi Livanur İnan tarafından tasarlanan “Plastik Canavarı” adlı ileri dönüşüm sanat eseri, bu yıl düzenlenen PlasticFree Fest 2025 Upcycle Art yarışmasında birincilik ödülüne layık görüldü. Ekip, ödülünü 11 Ekim 2025 Cumartesi günü Müze Gazhane‘de düzenlenen festival kapsamında aldı.
Sürdürülebilir atık yönetimi uygulamalarını yaygınlaştırmayı, atıkların yeniden kullanımını artırmayı ve ileri dönüştürülecek materyallerden yapılabilecek projeleri teşvik etmeyi hedefleyen UpcycleArt yarışmasında eserler jüri tarafından belirli kriterlere göre değerlendirildi. Eserler, estetik ve işlevsellik açısından değerlendirilirken, dönüştürülmüş malzeme kullanımı, çevre dostu tasarım ilkelerine uygunluk ve sürdürülebilirlik gibi kriterler ön planda tutuldu. Ayrıca projelerin yenilikçilik, toplumsal mesaj taşıma gücü ve uygulanabilirliği de jüri tarafından dikkatle değerlendirildi. Bu kapsamda, yarışma yalnızca bir tasarım etkinliği olmanın ötesinde, gençleri çevreye duyarlı düşünmeye ve yaratıcı çözümler geliştirmeye yönlendiren bir platform sundu. Ekibin bu bağlamlarda değerlendirilen eseri, tüm rakiplerini geride bırakarak en yüksek puanı aldı ve birincilik ödülüne layık görüldü.
İMÜ Sürdürülebilirlik ekibi tarafından tamamı atık malzemelerden üretilen 80×80 cm boyutundaki eser, 576 adet plastik şişe kapağı ile atık karton zemin üzerine kurgulandı. Günlük yaşamın en sık temas edilen atık türlerinden biri olan plastik kapaklar, bu projede yalnızca bir malzeme değil, çevresel bir mesajın taşıyıcısı olarak kullanıldı. Eserin temel amacı, atık hiyerarşisinde geri dönüşümden önce gelen “yeniden kullanım” ve “ileri dönüşüm” kavramlarının önemine dikkat çekmek olarak kurgulandı. Bu yönüyle proje, geri dönüşümün ötesine geçerek atıkların yeniden anlam kazanabileceğini, kaynak verimliliği ve çevre bilinciyle sanatsal bir değere dönüşebileceğini vurguladı.
Eserin ilham kaynağı, bir dönemin unutulmaz çocuk karakteri olan Kurabiye Canavarı oldu. Bu karakter, modern dünyanın plastik tüketimiyle yüzleşen bir sembole dönüştürülerek “Plastik Canavarı” adını aldı. Böylece çalışma hem kullanılan malzemeye hem de günümüz insanının tek kullanımlık plastiklere bağımlılığına ironik bir gönderme haline geldi. Eserin yanında yer alan açıklama notunda, “Her gün görmenin sizin için normal olduğu bu karakteri çocuğunuza yalnızca anılarınızla anlatmak zorunda kaldınız değil mi? Eğer bugünün atık sorununa çözüm bulamazsak, bir gün çocuğunuz da kendi çocuğuna, bugün her gün gördüğü bir kuşu, kelebeği veya çiçeği yalnızca anılarla anlatmak zorunda kalacak…” ifadeleri yer aldı. Bu anlatı, eserin ana temasını oluşturan nesiller arası çevresel sorumluluk fikrini güçlü biçimde yansıttı.
Katılımcı Bir Üretim Süreci ve Toplumsal Etki
“Plastik Canavarı”, yalnızca bir sanat eseri değil, toplumsal farkındalık yaratmayı hedefleyen canlı bir performans çalışması olarak üretildi. Eser, bir çevre festivali süresince kamusal alanda, ziyaretçilerin izleyebileceği ve katılabileceği bir canlı performans şeklinde üretildi. Kapaklar sırayla değil, karışık bir düzende yerleştirildi; böylece eserin hangi karakteri oluşturduğu bir süre gizli kaldı. Bu kurgusal merak, izleyicileri sürece dahil etti ve eser tamamlandıkça çevresel farkındalık üzerine yapılan sohbetlerle etkileşim arttı, proje aynı zamanda bir çevre eğitimi haline geldi. Katılımcılar, ellerindeki uygun renkli kapakları ekiple birlikte tabloya yerleştirerek eserin bir parçası oldu. Bu süreç boyunca 750’den fazla ziyaretçiye atık hiyerarşisi ve ileri dönüşüm farkındalığı hakkında bilgi verildi. Toplanan kapakların tamamı kampüs alanlarından, okul kantinlerinden, parklardan ve çevredeki işletmelerden temin edildi; böylece eser kolektif bir toplumsal üretim sürecinin ürünü haline geldi.
Eserin üretimiyle birlikte toplam 1,44 kilogram plastik atık ileri dönüştürülmüş oldu. Bu miktar küçük görünse de yapılan çevresel hesaplamalara göre yaklaşık 8,3 kWh enerji tasarrufu sağlandı ve 59 gram karbondioksit eşdeğeri karbon salımı engellendi. Bu veriler, bireysel çabaların iklim değişikliğiyle mücadelede somut bir fark yaratabileceğini ortaya koydu ve kişileri harekete geçmeye yönlendirdi. Ayrıca, kullanılan malzemeler herhangi bir kimyasal veya ısıl işleme tabi tutulmadan kullanıldı; böylece eser ömrünü tamamladığında tekrar geri dönüştürülebilir bir nitelik taşıdı. Böylece proje hem ileri dönüşüm hem geri dönüşüm potansiyeliyle çift yönlü bir döngüsellik örneği sundu.
Yaratıcılıkla Dönüşen Sanat
“Plastik Canavarı”nın en dikkat çekici yönlerinden biri, dijital bir sanat dili olan pixel art tekniğinin manuel olarak plastik kapaklarla uygulanması oldu. Ekip, dijitalde oluşturulan estetik yapıyı fiziksel bir yüzeye aktararak teknoloji yerine yaratıcılığı dönüştürücü bir güç olarak kullandı. Bu yöntem, ileri teknolojiye veya pahalı ekipmanlara gerek duymadan herkesin atıklarından yaratıcı üretimler yapabileceğini göstermesi açısından da fark yarattı. Renk kontrastlarının, doku derinliğinin ve üç boyutlu düzenin öne çıktığı eser, görsel açıdan da güçlü bir etki yarattı. Mavi tonlardaki karakteri vurgulamak için zemin neon yeşil ve sarı kapaklarla tasarlandı; böylece hem dinamik bir kompozisyon hem de çevre bilincine dikkat çeken enerjik bir görsel dil oluşturuldu. Dayanıklı yapısı sayesinde uzun süreli sergilenmeye uygun olan eser, yalnızca bir festival çalışması değil, aynı zamanda çevresel eğitimi destekleyen kalıcı bir farkındalık aracı niteliği kazandı.
Yarışmada kazanılan bu birincilik, İstanbul Medeniyet Üniversitesi’nin sürdürülebilirlik vizyonunun ve genç araştırmacıların yaratıcılığının somut bir göstergesi oldu. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sürdürülebilirlik Ofisi ve İMÜ Sürdürülebilirlik Topluluğu tarafından hazırlanan eser, üniversitemizin son dönemde yürüttüğü çevre ve iklim odaklı girişimlerin bir parçası olarak öne çıkıyor. Ofis bünyesindeki araştırma görevlileri ve Sürdürülebilirlik Topluluğu üyeleri, öğrencilerimizle birlikte sürdürülebilir üretim, geri dönüşüm, ileri dönüşüm ve çevre alanlarında yenilikçi projeler üretmeye devam ediyor.







