Eğitim Bilimleri Fakültemiz tarafından 2025-2026 akademik yılı açılışı için düzenlenen “İlk Ders: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” programı 3 Ekim 2025 Cuma günü Merkez Kütüphane Ziraat Bankası Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Eğitimin ülke geleceğindeki stratejik rolü, öğretmen yetiştirmenin önemi ve fakültenin yeni dönemdeki hedeflerinin kapsamlı biçimde ele alındığı programa; Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Yaşar Bülbül, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cihad Demirli, Eğitim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Eyüp Sevimli, Dekan Yardımcılarımız, akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz katıldı.
“Bir milletin hafızası okullarında, ruhu ise öğretmenlerinde yaşar.”
Program, Dekan Prof. Dr. Eyüp Sevimli’nin açılış konuşmasıyla başladı. Prof. Dr. Sevimli konuşmasında, eğitimin tarih boyunca toplumların gelişiminde belirleyici bir unsur olduğunu vurgulayarak, toplumların geleceğe yön verme çabalarının en temelinde eğitim yatırımlarının bulunduğunu ifade etti. “Eğitim, müreffeh yarınlara ulaşmak isteyen toplumların her zaman yatırım yaptığı, her zaman gündemde tuttuğu en önemli alanlardan biridir. Ülkeler, yetiştirmek istedikleri insan tipine ve toplumsal hedeflerine göre eğitime yön verirler.” sözleriyle eğitimin toplumsal kalkınmadaki rolüne dikkat çekti.
Prof. Dr. Sevimli, öğretmenlik mesleğinin yalnızca bilgi aktarmaktan ibaret olmadığını, aynı zamanda kültürel değerlerin ve toplumsal kimliğin yeni kuşaklara taşınmasında en güçlü rolü üstlendiğini belirtti. Öğretmen adaylarına seslenerek “Bir milletin hafızası okullarında, ruhu ise öğretmenlerinde yaşar. Eğer hafızayı güçlü, ruhu diri tutabilirsek, toplumları aydınlık yarınlara taşıyabiliriz.” ifadelerini kullandı. Konuşmasında, öğretmenlerin, bireylerin hayatlarına dokunan ve toplumun geleceğine yön veren en önemli aktörler olduğunu vurguladı.
“Merak, eğitimin anahtarıdır.”
Açılış konuşmalarının ardından “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adlı sunumu için sözü alan Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cihad Demirli, Türkiye’deki eğitim yatırımlarını değerlendirerek 18 milyona yakın öğrencinin öğrenim gördüğünü, 1 milyon 200 bine yaklaşan öğretmen kadrosu ve 753 bin derslikle güçlü bir altyapıya ulaşıldığını belirtti. Eğitime ayrılan bütçenin kamu kaynakları içinde en yüksek paya sahip olduğunu da vurguladı.
Uluslararası sınavlardaki yükselişe dikkat çeken Demirli, Türkiye’nin PISA 2022 sonuçlarında fen alanında 34’üncü, matematikte 39’uncu, okuma becerilerinde ise 36’ncı sıraya yükseldiğini aktardı. TIMSS’te ise özellikle 4. sınıf düzeyinde fen ve matematik alanlarında Türkiye’nin Avrupa’da ilk sıralarda yer aldığına işaret etti.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin yalnızca müfredat değişikliği olmadığını belirten Demirli, “Bu modeli sadece bir ders programı olarak görmeyin. Okul öncesinden lise sona kadar, ders içeriklerinden sınıf dışı uygulamalara, mevzuattan öğretmen kılavuzlarına kadar tüm bileşenleri kapsayan bütüncül bir yaklaşım söz konusudur. Amacımız, yetkin ve erdemli bireyler yetiştirmektir.” ifadelerini kullandı.
Modelin temelinde beceri temelli yaklaşımın bulunduğunu kaydeden Demirli, öğrencilerin problem çözme, eleştirel düşünme ve karar verme becerileriyle donatılacağını söyledi. Sosyal-duygusal öğrenme, değerler eğitimi ve okuryazarlık becerilerinin de derslere entegre edildiğini hatırlattı. “Artık öğretmenlerimiz, müfredatı yetiştirme kaygısı nedeniyle değer ve beceri eğitimini ertelemek zorunda kalmayacak. Programın içinde bunun yolları açıkça yer alıyor.” dedi.
Prof. Dr. Cihad Demirli, “Merak, eğitimin anahtarıdır.” sözleriyle öğrencilerin öğrenme sürecinde merak duygusunun önemine de dikkat çekti. Konuşmasının sonunda genç öğretmen adaylarına seslenen Demirli, geleceğin öğretmenlerinin tek alanla sınırlı kalmayacağını belirterek farklı beceriler kazanmaları gerektiğinin altını çizdi.
Sunumun ardından Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cihad Demirli’ye Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Yaşar Bülbül ve Fakülte Dekanı Prof. Dr. Eyüp Sevimli tarafından hediye ve plaket takdimi yapıldı. Program, yeni akademik yılın yalnızca bir başlangıç değil aynı zamanda ülkenin geleceğini şekillendirecek bireylerin yetişmesine yönelik güçlü bir adım olduğu vurgusuyla sona erdi.
