“Savaş ve Göç” Temalı Sanatsal Etkinlikler Programı Gerçekleştirildi

​İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi tarafından, 30 Kasım 2025 Pazar günü, savaş ve göçün insani boyutlarını sanatsal perspektiften ele alan kapsamlı bir etkinlik programı düzenlendi. Sergi, konser, tiyatro ve film gösterimlerini içeren program, savaş ve zorunlu göçün bireyler ve toplumlar üzerindeki yıkıcı etkilerini sanatın farklı disiplinleriyle izleyicilere aktararak büyük ilgi gördü.

İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda, MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İlyas Topsakal, Ak Parti Çorum Milletvekili Yusuf Ahlatçı, Ak Parti Ordu Milletvekili İbrahim Ufuk Kaynak, Rektörümüz Prof. Dr. Gülfettin Çelik, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Fatih Sarıoğlu, Genel Sekreterimiz Ali Ramazan Tak, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ubeydullah Sezikli, TRT Müzik Koordinatörü Kenan Bölükbaşı, TRT İç Yapımlar Daire Başkanı Osman Emre Şen, Türk Telekom Kurumsal İletişim Direktörü Arif Sancaktaroğlu, Ahıska Gönüllü Eğitimciler Birliği Başkanı Yahya Kemaloğlu’nun yanı sıra akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve dış katılımcılar yer aldı.

​Programın resmi açılışından önce, etkinlik alanında Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi mensuplarının eserlerinden oluşan bir sergi ile Ahıska Türklerinin sürgününü konu alan resim sergisi katılımcıların beğenisine sunuldu. Ayrıca program öncesinde TRT ekibi, Rektörümüz Prof. Dr. Gülfettin Çelik ile bir röportaj gerçekleştirdi.

​”Savaş Sadece Bir Yıkım Değil, Aynı Zamanda Bir Sürgün, Bir Tehcir Olayı”

​Rektörümüz Prof. Dr. Gülfettin Çelik, röportaj ve açılış konuşmasında üniversitelerin, asli fonksiyonu olan mesleki başarı ve beceri kazandırmanın ötesinde, ikinci temel vazifesinin “var olanı daha öteye taşımak, geliştirmek ve bunu topluma mal etmek, toplumsallaştırmak” olduğunu vurguladı. Özellikle 20. ve 21. yüzyıl küresel gündemlerinin en önemlilerinden birinin savaş ortamları ve neticeleri olduğunu belirten Çelik, “Savaş sadece bir yıkım değil, ölüm değil ama aynı zamanda da bir sürgün, bir tehcir olayı” ifadesini kullandı. Bu küresel gündemlere kayıtsız kalamayacaklarını ve toplumla iç içe olma gayretinde olduklarını belirten Rektörümüz, üniversitemizin toplumla entegre olmayı, toplumun gündemiyle beraber yer almayı ilke edindiğini belirtti. Bu çerçevede Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi öncülüğünde düzenlenen etkinlikte; sergi ve programın müzikten tiyatroya, filmden görsellere kadar hayatın her noktasına dokunmaya çabaladığını belirterek, amaçlarının farkındalık oluşturmak ve bu farkındalıkla daha iyi çözümlere ulaşılmasına vesile olmak olduğunu dile getirdi.

Rektörümüzün ardından sözü alan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İlyas Topsakal, Ahıska Türkleri sergisinin, milletin yüreğindeki acıyı derinlemesine anlattığını belirterek söze başladı. Sanatın altında bir bilginin olması gerektiğine değinen Topsakal, “Doğru bilginin sonucunda sanat var” diyerek, Irak, Suriye ve Gazze gibi yakın coğrafyalardaki acıları ve sürgünleri doğru bilgiyle sanata yansıtmanın hepimizin görevi olduğunu ifade etti.

​Açılış konuşmalarının ardından program, Emir Altuğ Karakaya’nın yönettiği Açılış Konseri ile başladı. Konserde Prof. Dr. Ubeydullah Sezikli, İlksen Kodal ve Elif Avcı solist olarak sahne aldı. Prof. Dr. Ubeydullah Sezikli, eserleri seslendirmeden önce yaptığı konuşmasında, müziğin gücünün göç gibi temaları her dinleyişte hissettirdiğini ve bu tür çalışmalarla kimliğin, yani Anadolu ve İslam kimliğinin hep diri tutulması gerektiğini ifade etti. Boşnakça seslendirdiği eserin, Bosna Savaşı’nda Saraybosna’da dinlenilen ve bir şehidin annesine yazdığı mektubun sözlerini içeren bir eser olduğunu aktararak, müziğin dinleyicileri o ana götüreceğini belirtti.

Konserin ardından, Ahıska Gönüllü Eğitimciler Birliği Başkanı Yahya Kemaloğlu, Aliya İzzetbegoviç’in “Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır” uyarısıyla konuşmasına başlayarak, Kubilay Erdelikara yönetmenliğindeki “Kara Leke” tiyatro oyununun, Ahıska Türklerinin 14 Kasım 1944 tarihli sürgününü konu aldığı ve 81 yıllık sürgün tarihinde bu konuyu işleyen ilk tiyatro eseri olma özelliğini taşıdığını vurguladı. Kemaloğlu, bu eserin sadece sanatsal değil aynı zamanda “kültürel bir hafıza nöbeti” olduğunu ifade etti.

​Tiyatro gösteriminden sonra, program akışı Belgesel Gösterimi ve Film Gösterimi ile devam etti. İlk olarak Cem Çınar’ın yönettiği “Kadife Yoksulluk: Bir Kale Belgeseli” (2023) izleyiciyle buluştu. Belgesel, İzmir’in Kadifekale semtinde yoksulluk ve hayatta kalma mücadelesine odaklanırken, zorunlu göçle kente gelenlerin hikâyelerini de görünür kıldı. Ardından, Derviş Zaim imzalı “Gölgeler ve Suretler” (2010) filmi gösterildi. Film, Kıbrıs’ta 1963 yılında yaşanan çatışmaların gölgesinde, savaşın ve zorunlu göçün bireyler üzerindeki yıkıcı etkilerini anlattı. Köklerinden koparılan insanların aidiyet arayışını ve savaşın yarattığı travmaları gözler önüne serdi.

“Savaş ve Göç” temalı sanatsal etkinlikler programı, üniversitelerin misyonunun sadece mesleki kariyer sağlamakla sınırlı olmadığını, aynı zamanda var olanı toplumsallaştırmak ve küresel gündemlere sahip çıkmak olduğunu gösteren önemli bir adım oldu. Sergi, konser, tiyatro ve filmler aracılığıyla savaş ve zorunlu göçün insani trajedisini ve acılarını sanatın evrensel diliyle görünür kılarak, izleyicileri empati kurmaya ve farkındalık oluşturmaya davet etti.